Karsimizdakini dinleme biçimlerimiz çok çesitlidir. Bu çesitleri tanimlayan deyimler dilimizde yer almistir. ‘Can kulagi ile dinlemek’, empatik dinlemenin tanimidir. ‘Can kulagi’, yüregimizin, gönlümüzün kulagidir ve ‘anlamak için dinledigimizi’ belirtir. Empatik dinleme; kendimizi onun yerine koyarak dinleme, anlamak için dinleme demektir ve iletisimin çok degerli bir anahtar davranisidir. Empatik dinlemeyi bilen ve uygulayan birisi, karsisindaki ile iletisim kurmadan en önemli basamagi basariyla çikmis demektir. Araplarin güzel bir sözü vardir: ‘Yürekten çikan söz yürege ulasir, agizdan çikan söz kulakta kalir’ derler. Bizde de ‘kulak arkasina atmak’ deyimi, söylenenlere hiç önem vermeden dinlemek anlamina gelir. ‘Sen onu külahima anlat’ deyimi de, söylenenlere inanilmadigini belirtir. Iletisim kurmak için mutlaka birbirimizi ‘empatik dinleme’ ile dinlemeyi basarmaliyiz. Bunun yolu da ‘karsimizdakini anlamak için dinlemenin içtenligi’nden geçer. Içten olalim, yeter.